İlk önce yaygın bir inanışı bertaraf edelim. Hayır, Yunanistan’ı ziyaret eden her kişi öğle ve akşam yemeği için tavernaya gitmek durumunda değildir. Tamam, kabul ediyorum; tavernalar insanların özellikle Pazar günleri kafeler dışında güzel güzel sosyalleştiği, uzoların, çipuroların ve biraların Yunan mutfağının lezzetli yemekleri eşliğinde su gibi akıp gittiği, Ege’nin bu tarafına ait kültürün çok önemli bir parçası ama neden diğer restoranlara da bir şans verilmesin, değil mi? Örneğin nefis kokteyller eşliğinde yine Yunan mutfağından da çeşitli atıştırmalıklar ve yemekler bulabileceğiniz Tranzistor gibi.
Tranzistor, yine benzetmeler üzerinden gidecek olursak İstanbul’daki Nevizade’yi andıran Psiri bölgesinde yer alıyor. Psiri nerede mi? Şehrin üç ana noktasından biri olan Monastiraki’nin hemen arkasında (diğer ikisi için bkz. Syntagma & Omonoia). Anlayacağınız Atina’yı ziyaret ettiğiniz takdirde Monastiraki’den geçmeme gibi bir lüksünüz yok. Nevizade’de ne kadar meyhane ve balık restoranı varsa, Psiri’de de benzer oranda taverna bulunuyor. Ancak Psiri’nin bir diğer güzelliği (ya da özelliği) bu bölgede tavernalar dışında kulüp, dünya mutfağı restoranı ve hatta şampanya barı (Philipp Champagne Bar) dahi bulabilecek olmanız.
Tranzistor’a dönelim. Burası karma bir iç dekorasyona sahip. Bazı noktalar fazla modern, bazılarıysa tabir-i caizse oldukça köhne. Mekana giriyorsunuz oldukça şık bir ışıklandırma altından yürüyüp arkada gözünüze ilişen boş masaya bir bakıyorsunuz ki, bildiğiniz sıradan bir tahta masa. Üzerindeki küçük bir kağıtta da şu ibare yer alıyor: “Reserved”. Bu demek oluyor ki buraya gitmeden önce rezervasyon yaptırmanızda fayda var. Havalar güzelse tabii yukarıdaki fotoğrafta da göreceğiniz gibi rezervasyon yaptırmadan da sokağa atılmış masalardan birine çökmeniz mümkün.
Peki burada ne yenilebilir, ne içilebilir? Gündüz saatlerinde buraya kahve içmeye de gelebilirsiniz tabii ama benim önerim akşam yemeği için uğrayıp, mutfağından faydalanabildiğiniz kadar faydalanmanız olacaktır. Tebeşirle yazdıkları menülerinde bildiğim kadarıyla sık sık değişiklik yapıyorlar ancak eğer denk gelecek olursanız ıstakozlu risottoyu denemeden geçmeyin. Onun dışında güneşte kurutulmuş domates ve feta peyniri ile servis edilen filetonun (en azından benim damak tadım için) oldukça lezzetli olduğunu söyleyebilirim. İçecek mi? Ben açıkçası her gittiğimde yemeğin başından itibaren mojito sipariş ediyorum.
Unutmadan… yemek faslının ardından mekanda enerjiyle beraber müzik de yükseliyor. Bir parçası olmaktan geri kalmayın.
Telefon: +30 210 322 86 58
Adres: Protogenous 10 Psiri
Google Map: http://goo.gl/maps/L1vww
Facebook: http://www.facebook.com/tranzistorcafe